Nicholas Lens / Flamma Flamma – The Fire Requiem



The Accacha Chronicles

Nicholas Lens tarafından düzenlenmiş bu opera üçlemesi beni her zaman etkilemiştir.

Soprano, tenor, kontrtenor, mezzo, bariton, bas erkek , küçük koro, karma koro ve oda orkestrasının harmanlanmasından doğan eserin doğuş nedeni, hikayesi ve icrası beni hem ürpertir, hem şaşırtır hem tedirgin eder hem de coşturur.

Lens, bu üçlemeyi Papua Yeni Gine’de yaşamış olan büyük teyzesine adamıştır. Teyzesi Simona Noorenbergh, Papua ormanlarının derinliklerinde yer alan Fane adındaki bir dağ köyünün kurucusudur. Lens teyzesini ömrü boyunca 2 kere ziyaret edebilmiştir. İkinci ziyareti onu uğurlamak için olmuştur. Simona bir tayfuna yakalanmış ve uçağı dağa çarpmıştır. Teyzesini defnetmek için gittiğinde çok etkilenmiş ve üçlemeyi yazmaya karar vermiş.

Üçlemenin hikayesi ise kısaca şöyle;

Bir grup tanrı dünyayı ziyaret etmeye karar verirler ve toplamda 3 kere ziyaret gerçekleşir. Bu ziyaretlerinin özel bir amacı yoktur, belki biraz eğlenceli bir gösteri izleyerek vakit geçirmek isterler yalnızca. Ancak, ölümlülerin ölüm, doğum, aşk gibi dramatik olaylar karşısındaki tutum ve reaksiyonları, tanrıları şaşırtmıştır. Ve tanrılar bu insani duyguları anlayabilmek için onları taklit etmeye başlamışlar. Üzüntüyü, neşeyi, kaybı ve doğumu hissetmeye çalışmışlar. Sonuç olarak; İnsani yaşamın doğal döngüsü olan bu duygular karşısında inanoğlunun takıntığı tutumları, ölüm her yerde olduğu için bunu kabul etmeleri ve bu fikre karşı güçlenmeleri tanrıları büyülemiş ve şaşkına çevirmiştir. 

Üçlemenin adı “Accacha”. Lens’in dediğine göre bu isim yarı gerçek yarı uydurulmuş efsanevi bir isimmiş. Bu isimde, tanrılar insanoğlunun en gizli ve ince ayrıntılarını bulabilirmiş. Ayrıca üçlemenin baş karakterleri olan tanrıların bir yansıması olarak görüyormuş bu ismi Lens. 

Üçlemenin ilki olan “Flamma Flamma – The Fire Requiem” 1994 yılında yayınlanmıştır.
Flamma Flamma’da doğu ezgileriyle bezenmiş bir ayin izleri vardır. Sözler latincedir. Solistlere ise yaylı çalgılar yerine “Le Mystère des Voix Bulgares” isimli alışılmışın dışında ritme sahip üçlü bir koro eşlik etmektedir.

Ben albümü dinlerken ışıkları kapatıp mum yakıyorum. Ve ses seviyesini normalden birazcık daha yükseğe getiriyorum. Tavsiye ederim.

Keyifli dinletiler.
Erkan Tezcan